Güzel bir günden daha değerli okuyuculara selamlar dilerim. Bugün sizlere beraber Anadolu’nun tarih boyunca sürekli değişen kültürel başlayacağız ve Türklerden önceki Anadolu’nun durumundan bahsedeceğim. Bu sayede eğer bir gün Anadolu’yu gezmek isterseniz bu topraklara değinerek biraz bilgi sahibi olacağız. Ayrıca eğer vaktiniz kalırsa ve tren ile Erzurum gezisi olan makalemizi de okursanız oldukça memnun oluruz.
Bölgede insanlar olarak yaşadığımız Anadolu toprakları tarih boyunca oldukça önemli bir yer teşkil etmiştir. Bunun ana sebebi Anadolu’nun bulunduğu konumdur. Asya, Avrupa ve Ortadoğu’nun tam ortasında kalan bir merkez olması sebebiyle Anadolu her açıdan önemli bir bölgedir.
Bu merkezi konum dolayısıyla bölge birçok kez göç almıştır ve bunun bir sonucu olarak da Anadolu özellikle Osmanlı döneminde 72 millet olarak tabir edilen yapısına kavuşmuştur. Bu çeşitli ırk, din, kültür ve yaşam tarzlarından inanların bir arada yaşayabilmesi için elbette ki çok düzenlenmiş ve hatasız kanunlar bir zaruriyettir. Fakat Türklerden önceki Anadolu’ya bakarsanız bırakın kanunu, halk sefalet içinde sürünüyordu resmen.
Ayrıca hemen hızlıca bahsedip geçmem gereken bir konu da şudur. Eğer Anadolu’ya bir seyahate çıkmayı düşünüyorsanız yanınızda bir rehber bulundurmanızı şiddetle tavsiye ederim. Rehber olarak sizlere Bilal Çağatay Erentürk’ü önermek isterim. Kendisine bu telefon hattından ulaşmanız mümkündür. 0533 517 98 59 Ayrıca internette Bilal Çağatay Erentürk’ü Erzurum gezisigibi başlıklarda görebilirsiniz.
Türklerden önce Anadolu’nun hâkimi olan Bizanslılar Anadolu’yu kelimenin tam manasıyla işkence denebilecek bir şekilde yönetiyorlardı. Halkın gereksinimi olduğu kanunlar bir yana halka dayatılmış olan ağır vergiler ve zulüm yüzünden halk yönetimden nefret ediyordu.
Bizler Malazgirt Muharebesinden sonra Anadolu’ya göç etmeye başladıktan ve orada Anadolu Selçuklu Devleti’ni kurup ve sonra Anadolu’nun ihtiyacı olan kanunları getirmekle beraber bölge halklarının Türklere karşı sevgiyle dolu bir bakış açısına sahip olmalarını sağlayacak birçok yenilikçi çalışma gerçekleştirmişizdir.
Bunlardan bazıları medreseler, ibadethaneler, külliyeler, kervansaraylar olarak örnek verilebilecekken bunlar arzu edildiği takdirde oldukça geliştirilebilecek listelerdir. Anadolu Selçuklu döneminde Anadolu halkları Türklere ısınarak onları benimsemiştir. Bu açıdan baktığınızda farkında bile olmadan Osmanlı’nın kuruluşuna ön ayak olmuşlardır.